28 Ekim 2020 Çarşamba

Frankenstein ve Dracula Tam Olarak Nedir?

Bu yazımda sizlerle, eserlerini okumaktan büyük keyif aldığım favori yazarlarımdan olan Mary Shelley ve Bram Stoker’ın en ünlü eserlerinin isimlerini oluşturan kelimelerin anlamlarını inceleyip kökenlerine ineceğiz. Çoğunuz, söz konusu eserlerin isimlerini tahmin etmişsinizdir. Evet, Mary Shelley’in Frankenstein’ı ile Bram Stoker’ın Dracula’sından bahsediyorum. Peki Frankenstein ile Dracula kelimelerinin anlamlarını hiç merak ettiniz mi? Veya bu kelimelerden türeyen diğer kelimeleri?

İlk olarak Frankenstein kelimesini inceleyelim. Kitabı okuyanlar ya da kitaptan uyarlanan filmleri izleyenler bilecektir. Bilmeyenler için söyleyeyim: Frankenstein aslında canavarın değil, canavarı yaratan doktorun adıdır. Dr. Victor Frankenstein, yarattığı canavara bir isim vermekten çekinmiştir. Onu ‘’o şey, şeytan, iblis’’ vb. olumsuz ifadelerle nitelendirmeyi tercih etmiştir. Ayrıca Dr. Victor Frankenstein’in canavarı yarattıktan sonra ondan korkup kaçmasının ve ona sahip çıkmamasının, “Tanrı, insanı yarattı ve sonra onu terk etti.” fikrine bir gönderme olduğu düşünülmektedir. Kitapla ilgili genel bir bilgi niteliğinde son olarak şunu da belirteyim: Kitabın ismi sadece Frankenstein değildir. Frankenstein ya da Modern Prometheus’tur. Her ne kadar çoğunluk bu alt başlığı bilmese de bence “Modern Prometheus” alt başlığı, kitabın konusu ve felsefesi hakkında önemli bir ipucu niteliğindedir. Dolayısıyla en az Frankenstein kadar bilinmeyi hak ediyor. 



Frankenstein kelimesi, aslında çağrıştırdığı anlamın aksine, olumlu bir anlama sahiptir. Frankenstein, Almancada “özgür adamların kalesi” gibi bir anlama gelmektedir. Peki İngiliz yazar Mary Shelley, bu kelimeyi neden seçmiştir? Shelley’in bu ismi seçme nedeni ilginçtir. Shelley, bu ismin rüyasında kendisine bildirildiğini ifade etmiştir. Frankenstein kelimesi sonrasında, kitabın da etkisiyle (Dr. Frankenstein tarafından yaratılan canavarın yaratılma biçiminden olsa gerek) farklı anlamlara bürünerek İngilizceye girmiştir. Örneğin İngilizcede genetik yapısı değiştirilmiş gıda maddelerini ifade etmek için kullanılan “frankenfood” ve modifiye ya da parçaları değiştirilmiş bisikleti ifade etmek için kullanılan “frankenbike” ifadeleri, Frankenstein kelimesinden türetilen kelimelerdir. Ayrıca Tim Burton’un, elektrikle hayata döndürülen bir köpeğin hikayesini anlattığı animasyon filmi olan Frankenweenie de adını Frankenstein’dan almıştır. Dolayısıyla Frankenstein kelimesiyle türetilen kelimeleri, hem İngilizcede hem de sinema literatüründe görmek mümkün. Frankenstein kelimesinden yeni kelimeler türetme işinin de “frankenize” olarak ifade edildiğini ekleyeyim. 

Frankenmont diyebileceğimiz bir örnek

Bir kelimeye “franken” ön eki getirmek için, kelimenin ya çeşitli parçalardan oluşmuş bir nesneyi ya da kavramı ifade etmesi (frankenbike vb. gibi), ya da kitaptaki canavarın yaşadıklarını çağrıştıran bir özelliğe sahip olması gerekir (frankenfood ya da frankenweenie gibi). Dolayısıyla isteğe göre bir kelimeyi “frankenize” edemezsiniz. Mesela artık modifiye araç yerine frankenaraç diyebilirsiniz=). Ya da yeni bir moda akımı olan ve çeşitli/farklı kumaşların ve parçaların bir araya getirilerek oluşturulduğu kıyafetleri ifade etmek için frankenelbise, frankenmont vb. türetmeler yapabilirsiniz. Bu arada İngilizcede “frankenize sweater” ifadesinin kullanıldığını da belirteyim. Tam da farklı parçalardan oluşan (örn. Bir kısmı örme, bir kısmı penye, bir kısmı kot kumaşı vb.) sweatshirtleri belirtmek için kullanılıyor. 

Gelelim Dracula kelimesine. Bram Stoker’ın kült eserine ismini veren Dracula, kelime olarak “Dracul’un oğlu” anlamına gelmektedir. “Dracul”, Rumence “şeytan” anlamına gelir. Kelimedeki Drac “şeytan” anlamına gelirken “ul” ise belirtme eki görevindedir (tıpkı İngilizcedeki the kelimesi gibi). Dracula kelimesi, Latince “draco” kelimesinden türemiştir. Draco, ya da daha yaygın bilinen haliyle dragon, ejderha anlamına gelir ve ejderhalar eski dönemlerde şeytan ile özdeşleştirilmiştir. Bu arada ejderha kelimesinin eski dillerde “drake” olarak da ifade edildiğini ekleyeyim. 

Dracula, yani Dracul’un oğlu ifadesi, kitabın çıkış noktası olan Vlad’ın-nam-ı diğer Kazıklı Voyvoda-babasına ilişkin bir göndermedir. Vlad’ın babası, Hıristiyan şövalye topluluğu olan Dragon birliğinin bir üyesiydi. Bu topluluk lider olarak St. George’u (Yorgi) benimsemişti. St. George, bir asker olmasının yanında veli olarak da kabul edilirdi. Bir ejderhayı alt ettiğine inanılırdı ve kendisine kutsallık atfedilmişti. Vlad’ın babasının Dragon birliğine üye olması, Vlad’ın da Dragon’un (Dracul) oğlu, yani Dracula olarak nitelendirilmesine sebep olmuştur. 

Alpha Draconian görseli!

 Dracula kelimesinin anlamını ve kökenini  öğrendik. Şimdi de Dracula kelimesinden türemiş diğer kelimelere örnek verelim. Bu konuda ilk olarak “Draconian” kelimesini vermek istiyorum. Zira uzaylı türleri araştırması yaparken AlphaDraconian (bir tür sürüngenimsi ırk, reptilian türü) ifadesiyle sıklıkla karşılaşmıştım. Draconian, “son derece acımasız, korkunç” gibi anlamlara gelmektedir. Ejderha kelimesinden türediği göz önüne alınırsa, taşıdığı anlama çok da şaşırmamak gerekir. Dragon kelimesinden türetilen başka bir örnek olarak ise “tarragon” kelimesini vermek istiyorum. Tarragon (Latincesi: Artemisia Dracunculus), Türkçede Tarhun otu olarak geçer. Halk arasında ise “ejder otu” olarak bilinir. Pek çok yemek çeşidinin (özellikle tavuk vb. yemekler) yanında yiyebileceğiniz, faydası oldukça fazla olan bir bitkidir. Tarragon bitkisi, İsveç ve Alman dillerinde genellikle “dragon” olarak bilinir. Bitkinin kökünün şekli nedeniyle dragon’u çağrıştırdığı, bu nedenle dragon kelimesinden türetildiği düşünülür. 

Bu yazımda sizlere kült iki eser olan Frankenstein ya da Modern Prometheus ile Dracula eserlerinin isimlerinin anlamlarını, kökenlerini ve ilişkili olduğu diğer kelimeleri çok fazla detaylandırmadan anlatmaya çalıştım. Umarım yazıyı okuduktan sonra Frankenstein ve Dracula kelimelerinin sizdeki karşılıkları (anlamları) daha da genişlemiş olur. Bir sonraki kelime madenciliğine kadar,

 Görüşmek üzere!


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

OKURKEN OFFFF DEDİRTEN “TÜRKÇE OFF” AKADEMİK MAKALELER ÜZERİNE

Bu yazımda Türkçe yazılmış akademik (!) makalelerde tespit ettiğim çokça yapılan yazım hatalarını ele aldım. Başlıkta “akademik” kelimesini ...